2020 Micro Focus için beklentilerinin üzerinde bir büyüme yılı olarak geride kalıyor. Yıl içinde Atar Labs ile Türkiye’nin siber güvenlik alanındaki en büyük satın almasını gerçekleştiren şirket, “Micro Focus Virtual Realize Tour ‘20” ile de sektörün en önemli etkinliklerinden birine imza attı. Dijital dönüşümün ve bilişim teknolojilerinin ön plana çıktığı 2020’yi hedeflerinin üzerinde bir büyümeyle kapatacaklarını açıklayan Micro Focus Türkiye ve Yunanistan Genel Müdürü Deniz Kırca, “2021’de de hızlı büyümemizi sürdürürken yenilikçi teknoloji ve çözümlerimizle müşterilerimize destek olmaya devam edeceğiz” dedi.   

Dünyanın en büyük yazılım şirketlerinden Micro Focus, 2020 yılını hedeflerinin üzerinde bir büyümeyle kapatıyor. COVID-19 pandemisinin damgasını vurduğu yılda, dijital dönüşümün ve bilişim teknolojilerinin ön plana çıktığını belirten Micro Focus Türkiye ve Yunanistan Genel Müdürü Deniz Kırca,

“Teknolojiye hiç olmadığı kadar ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde Micro Focus olarak sektörlerin ve şirketlerin kritik dijital dönüşümüne yardımcı olmaktan dolayı gurur duyduk. Müşterilerimizin BT altyapılarını dijital dönüşümle sadeleştirmek, karşılaştıkları zorlukların üstesinden gelmelerine destek olmak, oluşan yeni fırsatları yakalamalarını sağlamak bizim en önemli misyonumuz. Yenilikçi teknoloji ve çözümlerimizi müşterilerimizin bulundukları alanda hızlanmaları, işlerini geleceğe taşımaları için onlara sunduk. Ayrıca Atar Labs satın alması ve Micro Focus Virtual Realize Tour da bu yıl bizim gündemimizdeki en önemli konular oldu” dedi.

İlkleri yaşatan satın alma
Bu yıl Micro Focus, Atar Labs’ı satın alarak İsrail, İspanya, Portekiz, İtalya ve Hollanda gibi ülkeler arasından tercihini Türk mühendislerinden yana yaptı. Böylece siber güvenlik alanında Türkiye’deki en büyük satın alma gerçekleşti. Yazılımda dünyanın ilk 10 şirketinden biri olan Micro Focus’un bu satın almayla, siber güvenlik Ar-Ge’sini bundan böyle Ankara’da yapacağını belirten Kırca, “Özellikle bu dönemde Micro Focus gibi global bir yazılım devinin Türkiye’ye yaptığı Ar-Ge yatırımının çok kıymetli olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca bu durum, ülke olarak pazar potansiyelimizi de gözler önüne seriyor. Bu satın almayla birlikte; Atar Labs’ın kabiliyetleri Türkiye sınırlarından çıkıp, dünyanın diğer ülkelerine kolaylıkla yayılabilecek” diye konuştu.

Atar Labs’ın satın alma sonrasında çok hızlı bir uyum süreci gerçekleştirdiğine de değinen Deniz Kırca, “Herhangi bir adaptasyon problemi yaşanmadan hem ekiplerin hem projelerin entegrasyonu çok başarılı bir şekilde sağlandı. Böylece Micro Focus olarak bizler de portföy yetkinliğimizi artırmış olduk” dedi.

Yeni fırsatlara açığız
Micro Focus, toplam 50 ülkede 18 bin çalışanıyla 40 binden fazla müşteriye hizmet sunan dev bir şirket. Türkiye, Micro Focus içinde Güney ve Kuzey Avrupa Bölgeleri arasında yer alıyor ve son yıllarda gösterdiği performansla da pilot ülke olarak konumlandırılıyor.

Micro Focus Türkiye’nin pilot ülke olarak seçilmesinin büyük bir başarı olduğuna değinen Deniz Kırca, bu başarının son yıllarda kaydettikleri hızlı büyümeyle geldiğini ifade etti.
Bu büyümeyi nasıl yakaladıklarını da şöyle anlattı: “Biliyorsunuz 2017 yılında Micro Focus’un Hewlett Packard Enterprise’ın (HPE) yazılım bölümüyle birleşmesiyle birlikte dünyanın en büyük yazılım şirketlerinden biri olduk. Birleşme sürecinin yaşandığı en kritik yıl olan 2018’de Micro Focus, Türkiye’de yüzde 15 büyüdü. 2019 yılında Micro Focus Türkiye hedeflerinin yüzde 120 üzerine çıkarak yüzde 40 büyüme gerçekleştirdi.

Bu hız bize ‘Bilişim 500’ araştırmasında Türkiye’nin ‘İş Uygulamaları’ yazılım sektöründe birinciliği getirdi. 2019’da çokuluslu şirketler arasında en büyük 17’nci bilişim şirketi olduk. Ayrıca Türkiye’deki en büyük 6’ncı yazılım şirketi, en büyük 8’inci hizmet şirketi, en büyük 5’inci kurulum bakım destek hizmeti şirketi, veri güvenliği yazılımında 4’üncü, yapay zeka yazılımında 7’nci, veri ambarı ve iş zekası yazılımında ise 5’inci büyük çokuluslu şirket olarak listede yer aldık.

Tüm bu başarılar Micro Focus Türkiye olarak bize daha çok sorumluluk ve pilot ülke olma başarısı getirdi. İzleme, güvenlik ve KVKK projeleriyle tüm dünyada yenilikçi ve alanında ilk olan projelerin çıkarılmasıyla Micro Focus dünyasında özellikle dikkat çektiğimizi söyleyebilirim. Ayrıca ekibimizin sağlam ve yakın müşteri ilişkileri kurması, yetkin ve bağlı ortaklık ağı oluşturmamız bu başarılarda büyük rol oynadı. Bu sayede Micro Focus’ta global ölçekte ilkleri başaran ülke olarak Türkiye pilot ülke seçildi.”

Başarı Hikayelerimiz globalde örnek oluşturuyor
Micro Focus yönetim ekibinin, Türkiye’ye büyük önem verdiğini ve buradan global başarı hikayeleri çıkarmaya odaklandığını da belirten Kırca, “Global CEO’muz Stephen Murdoch’un geçtiğimiz yıl Türkiye’yi bizzat ziyaret etmesi, şirketimizin Türkiye’ye ilişkin stratejilerini ülkemizdeki iş ortaklarıyla ilk ağızdan paylaşması, bu anlamda Türkiye pazarına verdiğimiz büyük değerin bir göstergesi. Türkiye, Micro Focus ülkeleri arasında hızlı büyümesiyle de takdir ediliyor.

Pilot ülke olduğumuz için müşterilerimiz için globalden her türlü desteği öncelikli olarak alır hale geldik. Müşterilerimizin talepleri de global olarak önceliklendiriliyor. Dolayısıyla Türkiye hiç olmadığı kadar üst düzeyde görünür oldu. Tüm bunların yanında bu yıl Haziran ayında yaptığımız Atar Labs satın alması Türkiye’yi global düzeyde izlenen ve takip edilen bir ülke konumuna getirdi. İleride farklı fırsatlar olursa yine değerlendirilebilir. Gerek siber güvenlik gerek büyük veri gerekse bulutta Micro Focus’un başka yatırımları olmasını gönülden istiyor ve umuyorum” diye konuştu.

Öne çıkacak teknolojiler
Micro Focus’un Türkiye’deki en önemli müşteri etkinliği “Micro Focus Virtual Realize Tour ‘20” bu yıl ilk kez sanal olarak gerçekleştirildi. Bilişim teknolojileri alanındaki son trendlerin masaya yatırıldığı etkinlikte, farklı sektörlerden duayenler, konuşmacı olarak yer aldı. Micro Focus Global CEO’su Stephen Murdoch ile T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın da katıldığı etkinlik, binin üzerinde katılımcıyla gerçekleşti.
Kırca, bu özel etkinlikte köklü deneyim ve teknolojinin getirdiği yenilikleri harmanlayarak oluşturdukları çözüm ve hizmetleri, katılımcılarla buluşturduklarını söyledi.


Şirketlerin teknolojik dönüşümünde yapay zeka temelli teknolojilerin öne çıktığını ifade eden Kırca, etkinliğin yarattığı etkiye ve çıktılarına ilişkin şöyle konuştu:


“A’dan Z’ye çok dolu ve katılımcı performansının da çok yüksek olduğu bir etkinliği gerçekleştirmekten gurur duyduk. Tabii ki aldığımız geri dönüşlerin de bu gururda payı var. Tüm paydaşlarımız ve müşterilerimiz geleceğe yönelik net bir vizyon gördüklerini belirtti, özelikle güvenlik sektöründeki son gelişmelerden çok etkilendiklerini ifade ettiler. Biz de içinde bulunduğumuz dönemde ihtiyaçların nasıl şekillendiğini, yeni ihtiyaçlara nasıl yön verebileceğimizi gördük. Etkinlik boyunca farklı sektörlerden üst düzey yöneticilerle yaptığımız sohbetlerde hem 2021 öngörüleri hem şirketlerin yatırım planlamaları hakkında önemli bilgiler edindik. Bu etkinlikte de de gördük ki yapay zeka giderek işimizde önemli bir yer ediniyor. En başarılı dönüşüm projelerinde de bunun etkilerini görebiliyoruz. Öte yandan siber güvenlik, büyük veri ve bulut teknolojileri de yenilikçiliğin adresi olmaya devam ediyor. Gerek siber güvenlik gerek büyük veri gerekse bulutta yeni ürün ve hizmetler üzerine çalışıyoruz. Özellikle bulut altyapılarına yönelik teknoloji yatırımlarımızla Türkiye’den büyük küresel başarı hikayeleri çıkarma hedefiyle çalışmalarımıza devam ediyoruz. Ayrıca yeni müşteriler kazanmaya yönelik çalışmalarımızı sürdürüyoruz, bu doğrultuda yeni iş birliklerini hayata geçiriyoruz. Bu noktadaki çalışmalarımıza önümüzdeki yıl da hızla devam edeceğiz.”