Son zamanların en çok irdelenen ve en önemli sorularından biri olan “Çevresel sürdürebilirlik mümkün mü?” konusunu merkezine alan ve Can Yücel’in unutulmaz şiirinden ilhamla gerçekleştirilen “Yeşilmişik” karma sergisi 7 Mayıs’ta Atelier Marvy’de açılıyor.

Her biri kariyeri boyunca kendi tarzıyla adından söz ettiren işlere imza atan 15 sanatçının eserini ağırlayacak “Yeşilmişik”te; Eda Gecikmez, Işık Güner, Horasan, Ali Şentürk, Günnur Özsoy, Su Yücel, Aylin Zaptcıoğlu, Camila Rocha, Alper Aydin, Murat Tosyalı, CANAN, Ahmet Duru, Bedri Baykam, Nejat Satı ve Ali İbrahim Öcal’ın birbirinden kıymetli işleri sergilenecek.

Club Marvy, sanata ve yerel zanaata verdiği değer ile sezon boyunca Atelier Marvy’de birbirinden değerli sanatçıların eserlerine yer veriyor. Yemyeşil bir doğanın içerisinde, sakin bir lüks anlayışı sunan Club Marvy’de misafirler, sanatın farklı disiplinlerinde üretilmiş eserler ile buluşuyor.

Club Marvy’nin ilk sezonundan itibaren sanatın tüm disiplinlerini içerisinde barındıran, Döne Otyam’ın sanat yönetiminde hayata geçen galerisi Atelier Marvy, 18 Haziran’a kadar “Yeşilmişik” sergisine ev sahipliği yapmaya devam edecek. 

Atelier Marvy Hakkında

Atelier Marvy, kapılarını 2017 yaz sezonunda sanat galerisi ve residency programı olarak misafirlerine açtı. Yaratıcılığın ve hayal gücünün merkezine alan Atelier Marvy, bilinen galeri mekanı algısını yeniden okuyarak sanatı doğayla bir araya getirdi.  Sanat yönetmenliğini Döne Otyam’ın üstlendiği Atelier Marvy, geçtiğimiz üç yılda sezon içinde gerçekleştirdiği 15 sergi ile çağdaş sanat alanında 25 değerli sanatçının çalışmalarına ev sahipliği yaptı. Multidisipliner sanat yaklaşımı ile Atelier Marvy’de şu ana kadar resim, fotoğraf, heykel, baskı teknikleri ve video alanında gerçekleştirdiği pek çok çalışma ile bugüne kadar yüzlerce Club Marvy misafirine ilham verdi. Sergi sanatçılarının yanı sıra Residency programı ile misafir edilen sanatçılar, Atelier Marvy’nin yer aldığı Club Marvy’nin eşsiz doğasında çalışma, düşünme ve üretme fırsatı buldular. Residency kapsamında sanatçılar, kolektif bir ruhun içinde yaşadıkları coğrafyadan, aşina oldukları yaşam alanlarından uzakta bir Ege kasabasında yeni bir dil ve diyalog kurabilecekleri bir çalışma düzeni kurdular.